Felipe Valdez, NASA’da çalışarak sadece kendi hayatında değil, aynı zamanda havacılık alanında da çarpıcı değişikliklere imza atan bir mühendis olarak dikkat çekiyor. Kaliforniya’daki Armstrong Uçuş Araştırma Merkezi’nde görevine devam eden Valdez, Hybrid Quadrotor (HQ-90) adlı deneysel bir hava aracının alt ölçekli modelinin üzerinde çalışarak, havacılığın geleceğine yön veriyor.
Felipe Valdez’in Zorlu Ama İlham Verici Yolculuğu
Felipe Valdez, Amerika Birleşik Devletleri’nde doğmuş ve Meksika’da büyümüştür. Çocukluğu zorluklarla doludur; annesi uzun saatler çalışmak zorunda kalırken, babası bağımlılıkla mücadele etmekteydi. Eğitim hayatının sona erdiğini düşündüğü bir dönemde, Valdez, eğitimine devam etmek için ailesini geride bırakarak Amerika’ya dönmeye karar verdi. Bu karar, genç yaşta İngilizce öğrenme ve yeni bir kültüre uyum sağlama zorluğunu da beraberinde getirdi. Ancak bu zorluklara rağmen, matematik ve bilim gibi alanlara olan merakı her zaman devam etti. “Çocukken sayılarla çalışma konusunda doğal bir yeteneğim vardı, her şeyin nasıl çalıştığını anlamak, beni sürekli olarak büyülüyordu. Mühendislik, bu iki tutkumu birleştirdi,” diyor Valdez.
NASA’daki İlk Adımlar ve Önemli Fırsatlar
Kaliforniya Eyalet Üniversitesi, Sacramento’da mühendislik okurken, Valdez’in öğretmeni José Granda’nın mentörlüğü, kariyerinde önemli bir dönüm noktası oldu. Granda, Valdez’i NASA’da staj başvurusu yapmaya teşvik etti. “Onun gibi birinin benim geçmişimden gelen birini başarıyla temsil ettiğini duymak, cesaret verdi,” diyor Valdez. Bu cesaretle, NASA’nın Houston’daki Johnson Uzay Merkezi’nde STEM Ofisi’nde staj yapma fırsatını yakaladı. Burada, uzay kapsülünün dinamikleriyle ilgili yazılımlar üzerinde çalışma imkanı buldu. “Bu fırsatı kazanmak, her şeyi değiştirdi,” şeklinde belirtti Valdez.
İlk stajından sonra, Valdez, NASA’nın California’daki Armstrong Uçuş Araştırma Merkezi’nde ikinci bir fırsat elde etti. Burada, ön aerodinamik tasarım çalışmalarında yer aldı ve deneysel uçan kanatlar için uçuş bilgisayarlarının geliştirilmesinde görev aldı. Bu deneyimlerin ardından, NASA’nın Pathways programına kabul edildi, bu program mezuniyet sonrasında tam zamanlı çalışabilme fırsatı sunuyordu. “NASA’daki kariyerimin başlangıcını burada buldum, burada gerçekten havacılık tutkumun yükseldiği yerdi,” ifadelerini kullanıyor Valdez.
Valdez’in Başarıları ve Gurur Duyduğu Mirası
Felipe Valdez, ailesinde yüksek öğrenim gören ilk birey olarak, Sacramento Eyalet Üniversitesi’nden lisans diploması aldı ve ardından Kaliforniya Üniversitesi, Davis’ten mühendislik yüksek lisansı yaptı. Bugün ise, NASA’nın Armstrong merkezinde, uçuş simülasyonları geliştirme ve kontrol sistemleri tasarımı üzerine çalışan bir kontroller mühendisidir. Özellikle, elektrikle desteklenen dağıtım motorları gibi ileri düzey uçak konseptleri üzerinde çalışmalar yapmaktadır. “Havacılığı daha hızlı, daha sessiz ve daha sürdürülebilir hale getiren bir ekibin parçası olmaktan gurur duyuyorum,” diyor Valdez. “Kontrol mühendisi olarak, bu tür sistemlerin güvenliğini, kontrol edilebilirliğini ve istikrarını artıran algoritmalar tasarlamak, havacılıkta sürdürülebilirliğin sınırlarını zorlamak adına benim için büyük bir tatmin kaynağı.”
Geçmişiyle Yüzleşmek ve Gelecek Vizyonu
Felipe Valdez, kariyeri boyunca kökenleri ile gurur duymaktadır. “NASA’nın burada temel değerlerinden biri olan kapsayıcılığın bir parçası olduğumu bilmek, beni mutlu ediyor. Burada herkesin fırsatlar açıldığını görebiliyor,” diyerek, kendi geçmişinin zorluklarını nasıl aştığını ve NASA’daki eşitlikçi yaklaşımın önemini vurguluyor. Cinsiyet, etnik köken veya sosyal geçmişine bakılmaksızın herkesin bir şansı olduğunu gösteren Valdez, bu mesajı tüm gençlere iletmekte kararlı.
Felipe Valdez’in hikayesi, hayallerin peşinden koşmanın ve zorlukların üstesinden gelmenin bir sembolü olarak öne çıkıyor. Bilgi ve kararlılığın birleşimiyle, genç mühendis, sadece kendi yaşamında değil, aynı zamanda havacılık endüstrisinde de kalıcı bir etki yaratmaya devam ediyor.